Prof. Dowman da şikayetçi...

UCL'den bu sene emekli olan, 2004-2008 yılları arasında ISPRS başkanlığı da yapan Prof. Ian Dowman, GIM International'in Temmuz 2010 sayısında kendisiyle yapılan röportajda bakın ne diyor: "... There's a danger that people, institutions and organisations are using data without understanding how they were acquired, or explaining wrongly... ...And I tend to think that, at least from a UK perspective, more young people are going to university, but not choosing the difficult studies involving mathematics and science." Türkçesini de yazalım: "Şöyle bir tehlike var: insanlar, kurumlar ve organizasyonlar, nasıl elde edildiklerini anlamadan veya yanlış açıklayarak veri kullanıyorlar... ... Ve en azından Birleşik Krallık perspektefinden bakıldığında şunu düşünmeye başladım: üniversiteye daha fazla genç gidiyor, fakat matematik ve bilim içeren çalışmaları tercih etmiyorlar."

Evet! Biz dediğimizde kimse kulak asmamıştı. Zira ne sakalımız var, ne UCL'yiz, ne de Prof. Dowman'ız. Ancak Birleşik Krallıktan, 40 yılını fotogrametri ve uzaktan algılamaya adamış, bu alanda dünyanın en önemli kurumlarından ISPRS'e başkanlık etmiş olan Prof. Dowman, yukarıda yazdıklarımızı söylüyor. Demek ki sadece Türkiye'de değil, en azından Birleşik Krallıkta da böyle bir sorun mevcut.

Uzun yıllardır uydu görüntülerinin geometrisi ile ilgileniyorum. Zira görüntülerden konum bilgisi elde etmek istiyorsanız onların geometrilerini iyi bilmelisiniz. Bu konuda Dünyada ve Türkiye'de çalışan pekçok kişi ile iletişim kurdum. Gerçekten geometri ile, dengeleme ile uğraşmak zor. Bunları çözerken pekçok kişinin yardımını aldım. Zaten gördüm ki geometrik temellerle ilgilenen arkadaşlar arasında bu konudan uzaklaşanlar, farklı konulara kayanlar oldu. Oysa devam etselerdi çok başarılı ve "seçkin" olabilirlerdi. Zira bu konuda pek kimse çalışmıyor. Ama onlardan birisi "Daniela Poli'nin tezini gördün mü? Herşeyi yapmış. Daha yapacak ne kaldı ki?" diyebildi. Oysa yapılacak öyle çok şey var ki!...

Diğer taraftan, görüntüleri kullanan ve değerlendiren kurum ve kişiler de amaca uygun görüntü seçimi ve görüntülerin özellikleri konusunda fazla araştırma yapmıyor, danışmanlık hizmeti almıyorlar. Görüntü pazarlayan firmalar bana kızacaklar ama pekçoğu görüntü satma derdinde olduklarından ve çalıştırdıkları elemanların da kısmen bilgi eksiği bulunduğundan müşterilerini de doğru yönlendir(e)miyorlar. Sonuçta emek ve para kaybı oluyor. Hatta HKMO bile uzaktan algılama konusunda kurs düzenlerken Üniversitelerden yardım/danışmanlık istemiyor. Soruyorum onlara bu konuda danışmanınız kim diye, yanıt da vermiyorlar.

Neyse, toparlayalım. Uzaktan algılama ve fotogrametri, popüler, insanların çalışmak istedikleri, revaçta konular. Ama bu işi yaparken, hakkını vermek lazım, biraz bilimsel temellere inmek lazım. Seçim sizin. Dilerseniz zaman ve emek harcamadan yaptığınız gecekonduda oturursunuz, dilerseniz temelleri sağlam atılmış bir konakta...

Saygılarımla...